Kültürel Diplomasi

Her ay düzenli olarak sizlerle bir arada olduğum bu mecrada bu ayki yazımı kültürel diplomasi konusuna ayırmayı uygun gördüm.
Dünyamızın hergeçen gün yeni küresel problemlere neden olabilecek çatışma ve kargaşa sürecine suruklendiği bir süreçte bariş ve huzur ortamının yeniden tesis edilmesinde yeni bir bakış açısı ortaya koymaya çalışacağım.
Genel olarak bir değerlendirme yaptığımızda şu alanlarda ciddi kırılmalar görmekteyiz.
1- Dünya düzeni bozulmuştur ve uluslararasi kuruluşlar da artık işlevselliğini yitirmiş durumdadır.
2- Ülkelerin insanlığın geleceği için yeni paradigmalarla işbirliği ve dayanışmaya ihtiyacı vardır.
3- Strateji ve politika üreten ulusal uluslararası bütün birimlerin STK lar da dahil yeni kavrayis zeminlerini geliştirecek motivasyon araçlarını kavramsal araçlarını ve başta eğitim olmak üzere yeni kuşakların ve kadrolarını yetiştirmeye ihtiyacı vardır.
4- Ünlü siyaset bilimci ve düşünür Edgar Morin'in " Bir Uygarlık Siyaseti" adlı kitabında da belirttiği üzere siyaset kurumları bütün dünyada kirlenmiş halkindan tabandan kopuk ve çözüm üretemez noktadadır. Bu durum çözüm mercilerinin sorun mercilerine dönüştürmektedir.
5- Yeni örgütlenme ve organizasyon modellerine ihtiyaç vardır.
6- STK nin ve sivil toplumun yeni açılımlar oluşturmada sorumlulukları artmış ve kamuoyu oluşturmada daha bilimsel çalışmaları gereği ortaya çıkmıştır
7- Ülkemizin yaşadığı tarihsel deneyimler Türk Kültür Coğrafyasına yeni rehberlik görevlerini yüklemiştir.
Daha birçok Madde eklenebilir. Ancak yeni bir siyaset ve diploması yapma ihtiyacı hem ulusal hem de küresel ölçekte son pandeminin de gosterdigi üzere daha da önemli ve yasamsal hale gelmiştir.
Kültürel Diplomasi kavramı bu bağlamda öne çıkan önemli bir konu olmaktadır.
Bu kavramı açıklarken doğal olarak Kültür ve diplomasi kavramlarını daha iyi anlamak gerekiyor.
Kültür TDK na gore
Kültür, milletin yüzyıllar boyunca ilgi, algı, tutum ve davranışlarla tezahür eden yaşam biçimi, maddi ve manevi değerler toplamı olup nesilden nesile bir aktarimdir.
Diplomasi TDK na gore
Diplomasi kavramı TDK'nın Büyük Türkçe Sözlüğü'nde, kelimenin Fransızca “diplomatie” kelimesinden alındığı belirtilerek;
1-Uluslararası ilişkileri düzenleyen antlaşmalar bütünü
2-Yabancı bir ülkede ve uluslararası toplantılarda ülkesini temsil etme işi ve sanatı
3-Bu işte çalışan kimsenin görevi, mesleği
4-Bu görevlilerin oluşturduğu topluluk
5-Güç bir görüşme sırasında gösterilen ustalık ve beceriklilik gibi anlamlara gelmektedir.
Kültürel Diplomasi kültürel unsurların diplomasi amaçlı kullanımını tanimlamakta böylece uluslararasi ilişkilerin farklı ülke kulturlerinin zengin değerler sistemi üzerinden yürütülmesini hedeflemektedir. Yumuşak güç olarak kabul edilen bütün unsurlar kültürel diplomasinin de önemli girdilerini oluşturmaktadır. Kültürün bileşenleri üzerinden etki alanı yaratma da Kültürel Diplomasinin önemli bir tarafına işaret eder.
Türk Kültür Coğrafyasına yönelik genel değerlendirmeler şunlar olabilir ;
Türk kültürü, tarihi derinlik ve coğrafi genişlik açısından, yaşayan kültürler içinde en zenginlerinden birisidir. Afanesyevo kültürünü başlangıç kabul edersek yaklaşık beş bin yıllık tarihi derinliğe; coğrafi dağılım olarak en kuzeydoğuda Yakutks, en doğuda Turfan, en güneyde Şiraz, en batıda Mostar olmak üzere doğu batı doğrultusunda yaklaşık on bin km, kuzey güney doğrultusunda yaklaşık beş bin km'lik bir yayılım alanına sahiptir. Tarihi derinliğini ve coğrafi genişliğini incelediğimiz kültürün incelenen zaman ve mekan özellikleri ise ne tek düze bir tarihi seyir göstermiş, ne de tek düze bir coğrafi özellikten oluşmaktadır. Tam aksine tarihi dönemlerin her anında savaşların, hakimiyet mücadelelerinin, farklı din ve inançların hakimiyet alanlarının, geçiş güzergahlarının, ticaret yollarının, yeraltı ve yerüstü kaynaklarına sahip olma isteklerinin kesişme noktaları her dönemde Türk kültürünün de yayılma ve gelişmesini etkilemiştir. Bir yandan da neredeyse ekvatordan kutuplara, sert karasal iklim özelliklerinden ılıman iklim özelliklerine, deniz seviyelerinden binlerce metre yüksekliklere, alabildiğine uzunan geniş düzlükler, ovalar, çöllerden, aşılmaz sıradağlara, derin vadilere, buzul bölgelerine kadar değişiklik ve zenginlik gösteren coğrafi özellikler de Türk kültürünü yoğurmuş ve geliştirmiştir.
Ülkemizde kültürel diplomasi konusunda ilk göze çarpan kurum ve kuruluslar;
Dışişleri Bakanlığı
Kültür ve Turizm Bakanlığı
Yunus Emre Enstitusu
TIKA
Türksoy
Türk Akraba ve Topluluklari
GESAM,
İLESAM,
MESAM,
SESAM
ABB KENT KULTUR SANAT MECLISI - Kültürel Diplomasi Çalışma Grubu
STK-Dernekler- Vakıflar
SS İSTERİM Değer Üretim Paylaşım ve Eğitim Sosyal İşletme Kooperatifi
Geniş kitlelerin ilgisini çeken etkileyen ve endüstri haline gelen alanlar;
Sinema
Spor
Medya Sosyal Medya
Moda
Tasarım
Dil ve Eğitim
Marka değeri olan her türlü faalyet
SONUÇ
Yeni ihtiyaçlar yeni çözüm metodlarina ihtiyaç duymaktadır. Kültürel Diplomasi de uluslararasi ilişkileri ve diplomasiyi yürütmede önemli bir çalışma alanıdır. Türk Kültür Coğrafyası yeni bir güç merkezi olarak dünyada yerini alırken kültürel diplomasi konusunda daha bilimsel çalışma ihtiyacı ortaya çıkmakta ve yeni kadroların yetiştirilmesine gerek duyulmaktadır.